20 Şubat 2015 Cuma

MELİKE’NİN ÇOCUKLARI


Kurşun gibi  ağır  bir  havada, dün  Nobel  Barış  ödülleri  açıklandı.  Savaş  çığırtkanları, savaşı önceleyenler, savaştan  medet umanlar, savaş ile  var olanlar arasında , barış ödülü  alanlar kimlerdir  diye  interneti karıştırdım.

Nobel Barış Ödülü çocuk hakları aktivistleri 17 yaşındaki Pakistanlı Malala Yusufzay ve Hindistanlı Kailash Satyarthi'ye verildi.

17 yaşında Nobel Barış Ödülü'ne layık görülerek 113 yıllık ödül tarihinde bir rekora imza atan Malala Yusufzay'ın ismi, 2012'de uğradığı suikast girişimiyle duyuldu. Pakistan'ın Svat Vadisi bölgesindeki okulu önünde Taliban militanları tarafından başından vurulan Yusufzay, İngiltere'ye götürülerek ameliyata alındı ve ölümün eşiğinden döndü. BBC için kaleme aldığı günlüklerinde ülkesindeki çocukların eğitimi, özellikle de kız çocuklarının hak ettikleri değeri kazanmasına dair fikirleri nedeniyle Taliban'ı kızdıran Malala Yusufzay, eğitimine İngiltere'nin Birmingham kentinde devam ediyor.

Evet  bu  savaş çığlıkları  arasında  bence  çok  anlamlı bir  ödül…

Melike’de  1  aydır  okulda  bu  konu  üzerine  ödevler  hazırlıyor. Uzaktaki  Arkadaşlarımız  ve  Çocuk  Hakları  konusunda  ne bulursa  okuyordu. Onun içinde  anlamlı  bir kesişme oldu.

Hafta  sonu  ödevinden, aldığım  aşağıdaki satırlarla  bugünkü yazımı bitireyim:

Benim adım  Muhammed. Suriye’de  yaşıyorum.  4  yıldır  ülkem  savaş  altında. Babamı  ve  abimi savaşta  kaybettim.  Savaş öncesi ülkemde, ailemle  mutlu bir  şekilde  yaşıyorduk. İlkokul 4. Sınıfa gidiyordum. En çok  İngilizce  dersini  seviyordum. Savaşta  Abim  13  yaşında  asker oldu. İlk  ayında  mayına  basarak öldü. Annem ve  ben çok  ağladık.

Birçok ülkede özellikle Afrika ve Asya’da çocuklar da savaşa katılmak zorundalar: Bazen asker  olarak savaşmak zorundalar, bazen de düşmanın mayın döşeyip döşemediğini kontrol etmek için araziye gönderiliyorlar. Çocuklar böyle bir mayına bastıklarında bir patlama oluyor. Pek çok çocuk ölüyor diğerleri yaşam boyu sakat kalıyorlar.

Çocuk Hakları Sözleşmesi çocukların savaşmak zorunda olmalarına engel olmak istedi. Ama bunu henüz başaramadı. Asker olarak savaşa gönderilen bir çocuk en az 15 yaşında olmak zorundadır. Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 38. maddesinde böyle yazıyor.Yani Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin bu maddesi yalnızca 15 yaşından küçük olan çocukları koruyor. 

Artık okula  gidemiyorum. Evimizde  çok  az  yemek  yapılıyor. Bazen    yatıyorum.  Genellikle  elektrikler  kesik oluyor. Televizyon seyredemiyorum. Bilgisayar oynayamıyorum. Tek oyuncağım  boş mermi  kovanları…

…………………..

Joao, Rio de Janeiro’da yaşıyor. Bu, Brezilya’da Güney Amerika’da bir şehir, çok büyük bir şehir. Brezilya adı Brasil ağaçlarından geliyor. Corcovado Tepesinde bulunan   Cristo Redentor Heykeli dünyaca  meşhur. Copacabana Plajının  cafeleri ve kaldırım desenleri çok ünlü , etrafta Canga (pareo) denilen plaj giysisi satanlar var. Üzerinde bu  desenler var.

Joao’nun  Anne ve  Babası ölmüş  sokaklarda  yaşıyor. Joao hergün küçük bir sandıkla yollara düşüyor. Bu sandıkta bir ayakkabı boyası,bir fırça ve bir bez var. Her gün, alış veriş yerlerinin olduğu kalabalık bir caddede dikiliyor ve az bir para karşılığında ayakkabılarını boyayacak  müşterileri bekliyor. İyi bir gün geçirir ve biraz para kazanırsa yiyecek bir eyler satın alıyor. Kendisi için ve kendisi gibi sokakta ya ayan diğer çocuklar için. İşleri kötü giderse o zaman Joao karnını doyurmak için hırsızlık yapıyor. Bazen yalnızca yiyecek ve içecek eyler çalıyor. Ara sıra açıkta duran cüzdanlara da el uzatıyor.

Sokak çocukları akşamları büyük bir kilisenin arkasında toplanıyorlar. Orada herkes ne kapabildiyse paylaşılıyor. Ve orada uyunuyor. Pek çok polis için sokak çocukları baş  belası. Bu nedenle geceleri sık sık bir grup polisin gelip çocukları hapishaneye götürdükleri oluyor. Çocuklara orada kötü muamele, işkence ve cinsel suistimal yapılıyor, hatta bazen öldürülüyorlar.

Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 37. ve 40. Maddeleri yoluyla özellikle Joao gibi çocukların, polis tarafından tutuklanmaktan ve hapishanede kötü muamele görmekten korunmaları amaçlanıyor.

Çocuk Hakları Sözleşmesi en iyisinin, çocuk veya genci mahkeme ve hapis cezası olmadan cezalandırmayı denemek olduğunu söylüyor.

……………

Savaş sadece  acı bırakır.

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder