SİNOP-SAMSUN TEHLİKE
ÇEMBERİ
DR.CEM ŞAHAN
Elektrikler
kesildi..
Bir açıldı.
Sinop
Nükleer Santrallerimiz oldu..
Gelecek
dönemin ve gelecek
200 yılın en büyük tehlikesi
yanı başımıza Nükleer Santral
olarak Sinop’ kondurulacak.
Politika
neyse, seçimde bu da oylanmalıdır.
Bakın bu
kentin en düzgün, en
bilimsel çalışan odası EMO ne diyor?
Sinop`ta
nükleer santral kurulumuna neden karşıyız?
1-Sinop
Nükleer Santralı`nın yapılması ile radyasyon riski olan ve bir kaza durumunda,
Çernobil`de ve Fukuşima`da olduğu gibi telafisi olanaksız zararlara yol açacak
bir santral yapılmak istenmektedir.
2-Anlaşmaya
göre Sinop Nükleer Santralı`ndan elde edilecek elektrik enerjisinin tamamını
Devlet 20 yıl boyunca kilovat saati (kWh) yakıt hariç 10.83 sent bedelle almayı
kabul etmiş olacaktır. 1 sent de yakıt bedeli eklendiğinde fiyat 11.83 sent
olmaktadır. Bugünkü 2.60 TL`lik kur üzerinden bu fiyat 30.7 kuruşla, TETAŞ`ın
son yayımladığı 2013 Yılı Faaliyet Raporu`ndaki 17.27 kuruşluk ortalama
elektrik alış bedelinden yüzde 78 daha fazladır. Yani bu enerji pahalıdır,
yurttaşların faturasının kabarmasına yol açacaktır.
3-Türkiye
bu yasa ile kurulacak 4 bin 480 megavatlık nükleer santrala alım garantisi
vereceği yüzde 92 kapasite faktörüyle yılda 8 bin saat çalışsa 20 yılda
üreteceği 717 milyar kilovat saat elektrik enerjisine 85 milyar dolar bedel
ödeyecektir. Ayrıca kurulacak şirkette yüzde 49 pay sahibi olacak olması
nedeniyle 22 milyar dolarlık yatırım tutarının 11 milyar dolarlık kısmında
yükün Türkiye Devleti`nde olacağı anlaşılmaktadır. Bu rakamların Türkiye`ye
getireceği yük, dış açığın artmasına neden olacaktır. Fiyatı bile dolar kuruna
bağlı olan bir enerji üretimiyle ülkemizin arz güvenliğinin sağlanması,
elektrik üretiminde dışa bağımlılığın azaltılması ve yurttaşlara ucuz elektrik
sunulması mümkün değildir.
4-TEİAŞ`ın
son kapasite projeksiyon raporundaki veriler ve inşa halindeki santrallara
ilişkin EPDK verilerine göre, Sinop Nükleer Santralı`nın devreye gireceği
yıllarda elektrik ihtiyacı 415 milyar kwh, Türkiye`de üretilecek elektrik
enerjisi 513 milyar kwh`dir. Yani nükleer santrallar olmaksızın o yıllarda
ihtiyaçtan 100 milyar daha fazla elektrik üretebilme olanağı vardır. Bu anlamda
Sinop`ta nükleer santral kurulması gereksizdir.
5-Sinop
Nükleer Santralı`nın yakıtı Fransa ve Japonya`dan gelecektir. Türkiye`de
nükleer yakıt tesisi yoktur. Türkiye`deki uranyum kaynakları nükleer santral
yakıtı olarak kullanılamaz; işlenmesi gerekir. Türkiye`de böyle bir tesis ve
teknoloji de yoktur. Uluslararası imza attığı anlaşmalara göre böyle bir
tesisin de yakın zamanda kurulma ihtimali yoktur. Dolayısı ile Sinop Nükleer
Santralı elektrik enerjisinde dışa bağımlılığımızı arttıracaktır.
6-Nükleer
santrallarda oluşan atıklar dünyanın başına giderilmesi çok zor olan bir dert
açmıştır. Bu sorunu çözmüş olan ülke yoktur. Atıklar arttıkça sorun daha da
büyümektedir. Sinop Nükleer Santralı Türkiye`yi de bu sorunlu ülkeler arasına
katacaktır.
7-Sinop
Nükleer Santralı`nın yapılması yenilenebilir enerji kaynaklarının
değerlendirilmesi önünde engeldir. Temiz enerjiye engel olmaktadır. Şöyle ki bu
santralların yapılması ile oluşacak fazla enerji kapasitesi nükleer santrallara
alım garantisi verilmiş olduğundan yenilenebilir kaynakların geliştirilmesine
engel olacaktır. Diğer yandan ülke kaynakları yenilenebilir enerjinin teşviki
için değil, nükleer enerjinin satın alınmasıyla yurtdışına aktarılarak harcanacaktır.
8-Türkiye`de
bir kişiye iş sağlamak için gerekli yatırım sektörlere göre değişmekle beraber,
2014 yılı için yapılan çalışmaya göre en yüksek rakam olan 600 bin TL`yi
dikkate alalım. Bu durumda 22 milyar dolara mal olacağı tahmin edilen Sinop
Nükleer Santralı ile 90 bin kişiye iş olanağı sağlanması gerekir. Halbuki Sinop
Nükleer Santralı`nda bir kısmı yabancı uzman olmak üzere en fazla 1000-1200
kişiye iş imkanı sağlanabilir. Yani harcanan yatırım tutarıyla ortalama
istihdam yaratma rakamının çok çok altında kalacak bir projedir.
26
Nisan 1986 yılında yaşanan Çernobil Faciası`nın menşeini oluşturan Rus
teknolojisi ile Akkuyu`da nükleer rulet oynanırken, bu faciadan ülkemizin en
çok etkilenen bölgesi olan Karadeniz`de de Fukuşima Nükleer Felaketi`nin menşei
olan Japonya ile anlaşma yaparak nükleer harakiri yapılmak istenmektedir.
……………..
Siyaset-Bürokrat-sermaye üçgeninde
bir ülkenin/kentin geleceği
kararlatılıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder