9 Aralık 2010 Perşembe

KRONİK YOKSULLUK

KRONİK  YOKSULLUK
DR.CEM  ŞAHAN
Bugün  Samsun’un  Vezirköprü, Ladik, Asarcık, Salıpazarı  ilçelerindeki  ve  köylerindeki  çocuklar  Kronik(süreğen) yoksulluk  çemberi  içindedirler.  Yoksulluk, yalnızca  ekonomik  anlamı  olan  bir  terim  değildir.  Bugün  uluslar arası  literatürde bahsedilen  ‘’modern  yoksulluk’’  kavramıdır. 16.yüzyılda  Avrupa’da  bugünkü  iktisadi  modelin  çıkmasıyla  yaşanmaya  başlayan  bir  olgudur.  Modern  yoksulluk, kapitalizm  ile  birlikte  tarımın  terk  edilmesi, insanların  topraklarından  kopması, artan  kentleşme  ile  birlikte  ele  alınmalıdır. Yoksulluk  sürecinin  arttığı, gelir  adaletsizliğinin  belirginleştiği  1980-2009  dönemini  değerlendirdiğimizde  Türkiye’de  1980 de  %50’nin  üzerinde  olan  tarım  istihdam  oranı, 206 da  %27’e  düşmüştür.
Çocuk  yoksulluğu  KIRILGANLIĞI  içerir.
Kırılganlık  kavramı, en  çok  korunma  gereksinimi  içinde  olma  durumunu  ifade  eder.  Bu  kavram  zayıflık, korunmasızlık, güvencesizlik  ve  temel  insani  gereksinimlere  erişememe  gibi  somut  biçimleri  içinde  barındırır.
1990 lara  kadar  yoksulluk, maddi  zenginlik  biçiminde  maddi  boyutuyla  tanımlanırken, son  zamanlarda  kırılganlık  ve  sağlık-eğitim  ve  çevreden  yararlanma  gibi  temel  yeteneklerin  yapılabilirliğinin  olamaması  şeklinde  farklı  ölçütler  bu  tanımda  ön  plana  çıkmaktadır.
Bu  boyutuyla  Samsun’un  kırsal  ilçelerinde  çocuk  yoksulluğu  kentsel  kazanımlar  üzerinden  tekrar  tanımlanmalıdır.
Vezirköprü’de  çocuk  kırılganlığı  nedir?
Asarcık’ta  çocuk  kırılganlığı  nedir?
Ladik’te  çocuk  kırılganlığı  nedir?
Kronik  yoksulluğun, salt  ekonomik  haklardan  yoksun  olma  değil, aynı  zamanda  uzun  süreli, nesilden  nesile  aktarılan  yoksulluk  anlamına  geldiği  gerçeğini, kronik  yoksulluğun  geçici  yoksulluktan  ayıran  temel  özelliğin  bireylerin  bu  döngüyü  kırıp  yoksulluktan  kurtulabilme  olasılıklarının  çok  düşük  düzeyde  olması  ya da  hiç  olmaması üzerinden  gözden  geçirmeliyiz.
Son  10  yılda  Samsun’da  istihdam  sağlama  şeklinde  biçimlenen  kentsel  gösterinin, kuru  bir  politika  olduğu, Samsun  kırsal  gerçeği  ile  çakışmadığı, kronik  yoksulluk  üzerindeki  çemberi  kırmada  etkisinin  olmadığı  temel  önerisinin  mantık  dilinde  karşılığının  ‘’Doğru  bir  önerme’’  olduğunun, kabulü  ile  başlanmalıdır.
Kronik  yoksulluğun  unsurlarını  bilmelidir  bu  kent.
Süreklilik
Sosyal  destekten  yoksulluk
Yoksulluğun  şiddetli  bir  biçimde  yaşanması
Çok  boyutlu  yoksunluk
……..
Süreklilik, bireyin beş  yıl  ya da  daha  uzun  süre  yoksul  olması  şeklinde  tanımlanmaktadır.  Bu  sürenin  en  önemli  özelliği, bireyin  yoksulluktan  kurtulabilmesi  için  gerekli  olan  yeteneklerini de  kaybetmesine  neden  olan  süre olmasıdır.  Yani  UMUT  yitimidir. Kısaca  güç  yitimidir.
Samsun  İlçelerinde  kronik  yoksulluğun  en  temel  unsurlarından  biride  sosyal  destekten  yoksunluktur. Bu  kavram  esasen  sosyal  koruma  sisteminden  yararlanamamayı  ifade  eder.  Tam da burada  yoksulluğun  geçenlerde  rastladığım  bir  tanımını da  yazmak  isterim.’’İnsanların  sesinin  olmaması, derdini  anlatamamasıdır  yoksulluk’’
Sosyal  destekten  yoksun  olma, ayrımcılık, saygı  görmemem  ve  ihmaller  üzerinden  şekillenir.  Ayrımcılık  bireylerin  kamu  hizmetlerine, piyasalara  ve  kaynaklara  erişimini  engeller.  Eğitim, sağlık  ve  gelir  bakımından  yoksul  kalmalarına  neden  olur. Sosyal  dışlanma  bu  sürecin  diğer  kavramıdır.  Sosyal  dışlanma  yoksulluğun  bir  nedeni  olabilirken, aynı  zamanda  sonucu da  olabilir.
Vezirköprü, Asarcık  ve  Kavak  köylerinde  yaşanan  ‘’Çok  Boyutlu  yoksulluk’tur’’ Bu  insanlar  salt  gelirden  değil, aynı  zamanda  sağlıktan  ve  eğitimden  yoksun  olma  gibi  çok  boyutlu  bir  yoksullukla  karşı  karşıyalardır.
Kronik  Yoksulluk  2004-2005  Raporu  Kronik  Yoksulluğun  nedenlerini  ekonomik, sosyal, siyasal  ve  çevresel  olarak  sınıflamaktadır. Bu  rapor  ayrımcılık, yüksek  bağımlılık, kötü  sağlık  koşulları, eşitsizlik, yoksulluk  kültürünü  SOSYAL  NEDENLER  olarak, kötü  yönetim, güvencesizlik, sivil  toplum  örgütleri  ve  meslek  odaları  ile  şiddetli  çatışma  ve  onarı  yok  sayma, bölgesel  göçler, küreselleşmeyi  SİYASL  nedenler  olarak  göstermektedir.
Hani  yaşananlar  düşünürse  ATLILAR bir  gerçeği  atlıyor  gibi  geliyor  bana. Bu  şehir  yoksul ve  yoksundur.
Not: Sayın  Erdem  Erol’un  13.07.2009 günkü  SAMSUN  RAKAMLARI başlıklı müthiş  yazısını ÇOCUK  YOKSULLUĞU  gerçeği  ile de  okumak  gerekiyor  bence.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder