GELECEK ATÖLYESİ
CEM ŞAHAN
PAZAR YERİ YA DA BİLDİĞİMİZ HİKAYELER
John O’Neill’in dediği gibi Piyasa, hayatımızın merkezine oturdu : varlığını sorgulamak, niteliğini tartışmak, kısıtlanmasına dair imada bulunmak bile bağnazlık olarak algılanmaya başlandı. Piyasa ve piyasa-dışı alanların sınırları birbirine karıştı : toplumsal, bilimsel, kültürel boyutlarıyla hayatın kendiside Pazar yerine dönüştü.
Son 4 yıldır Samsun’un bölgenin ve Karadeniz’in kuzeyindeki ülkeler için bir tedavi merkezi olma yönündeki düşüncelere odaklanan ‘’Samsun Sağlık Kenti’’ projesini ve Sağlık Reformlarının bir parçası Sağlık Kentleri projesini yakından takip ediyorum.
Bu konu, Samsun İçin Kurumsal kimlik oluşturulması, kentin sağlık alanında tanıtımının yapılması, görsel arşiv oluşturulması, ve promosyon çalışmalarının yapılması temelinde sağlığın ticaretleştirilmesini içeren bir takım piyasa argümanlarını ile şekillendirilmeye çalışılıyor.
Neoliberal politikaların sağlık alanını piyasalaştırma ve uluslararası sermayeye açma projesi olan Sağlık Kentleri Projesi, ulusal olmayan ticaret temelli bir çalışmadır.
Sağlık Kentleri, sağlık turizmi kavramının bir yansıması olarak sunulur. Sağlık turizmi ise ‘’Alternatif Turizm’’ olarak sınıflandırılır. Golf turizmi, yayla turizmi, kış turizmi, inanç turizmi gibi. Daha sonra neoliberal propoganda başlar. Türkiye’nin artık bir sağlık turizmi rehberi olur. Sağlık turizmi kongrelerinde Türkiye model olur. Singapur, Hindistan, Tayland, Malazya sağlık turizminde övgüler alır. Bilim Adamları (?) bulunur, katkı artar.
Sağlık Turizmi Rehberi 2008’de yerinizi almak için acele edin! İlanları medyada boy gösterir. 2008 de 10’a yakın sağlık turizmi fuarına katılmak için Malezya ile sıraya girilir. Dubai Fuarında sağlık sistemimiz övülür. İnternet siteleri kurulur.
Sağlık Kentleri, gerçekleştireceği işlev açısından kamunun ihtiyacı olan hizmeti tüm kullanıcılara bugün olduğundan daha konforlu, daha kaliteli ve daha yeterli düzeyde sunan sağlık kompleksleri diye tanımlar yapılır.
İhale ilanları çıkar : Bilkent ve Etlik’te, İkitelli’de sağlık Kentleri kurulacaktır. Teknik Şartname alınız. Muş, Vezirköprü ve Bitlis yine yoktur.
İngiltere, ispanya, İtalya, Avusturya, Kanadadan örnekler verilir. Sağlık Bakanlığı açıklar: Sağlık Bakanlığı, kamunun nitelikli ve yüksek düzeyde konfor koşulları bulunan, sağlık yatırımlarını gerçekleştirebilme ve bu yatırımlar için ihtiyaç duyulan finansmanı sağlayabilme amacı ile Kamu Özel Ortaklığı (PPP) modelinin mevzuat altyapısını hayata geçirilmiştir.
Sağlık Bakanlığı hani o yabancı olmadığımız (24 Ocak 1980’den beri) YAP-KİRALA-DEVRET şeklindeki finansman modelini uygun bulur.
Gün olur, piyasa uyumaz.
1-2 Temmuz 2008 de Sağlık Kentleri Kongresi düzenleneceği açıklanır. Kongre öncesi 3 sağlık kenti için ihaleye çıkılacağı açıklanır. Dubaili EMAAR ve Amerikalı NBJJ firmaları kongreyi bekler. Suudiler kırılır, geri düşer.Suudi Kıralı gelir. Mega Kent İstanbulda 1.3 milyar dolarlık sağlık Kenti planı haber olur. Sağlık Kentinde Ortadoğu; Türkiye, Avrupa’dan 30 bin kişi istihdam edileceği açıklanır.
İşsizlik tehdit olur.
İşsizlik umut olur.
Sağlık meta olur.
Ülkemizin hedefi sağlık turizmi alanında 100 milyar dolarlık paydan yüzde 10dur açıklamaları yapılır. Sağlık turizmi konusunun çok büyük önem verilmesi, desteklenmesi ve milli bir politika haline getirilmesi söylemleri öngörülür.
6 yılda dış borç 220 milyar dolardan 500 milyar dolara çıkar.
Verem artar, KKKA dan insanlar ölür, kanser olguları artar, sağlığa harcanan para 7 kat artar, hepatit A, ishal salgınları olur, toplumsal şiddet artar, anne ölümleri, çocuk ölümleri Avrupa’nın 5 katı olarak devam eder.
Sağlık kentleri kurulur.
Samsun Çöplükte çöp toplarken ölen Ahmet’i, annesini ablasını öldüren Mehmet’i , artan madde bağımlılığını, tartışmadan bir gün kente, bir fikir gelir.
Akşam olur.
Samsun sağlıksız insanların yaşadığı sağlık kenti olur
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder